"Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed'in sallallahu aleyhi ve sellem yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bid'attir. Her bid'at sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir." (muslim 867)

10 Kasım 2018 Cumartesi

12-Haber-i Vâhid Olduğu Gerekçesiyle Sahih Hadisleri Reddetmek



12-Haber-i Vâhid Olduğu Gerekçesiyle Sahih Hadisleri Reddetmek


Ahad haberler, dini kaideler ve hükümler bakımından aynı mütevatir gibi bağlayıcıdır. Ahad haber, mütevatir haberi nesh edebilir, mütevatir haberde umum geleni, ahad haber tahsis edebilir. Salih selef  kaidelerde ve hükümlerde ahad ile mütevatir arasında ayrım yapmamıştır. Bilakis böyle bir ayrım sonradan çıkan bir bid’attir.

Nitekim sahabeler, Beytu’l-Makdis’e yönelmenin nesh edilip, kıblenin Ka’beye çevrilmesinde tek kişinin haberiyle amel etmişler, namaz esnasında yönlerini değiştirmişlerdir.1

Medine’de birisi: “Dikkat edin! Şüphesiz sarhoş edici içkiler haram kılındı” diye seslendi. Bunun üzerine insanlar hemen evlerindeki içki kaplarını kırdılar. Öyle ki Medine sokaklarına içkiler aktı.2

Enes radıyallahu anh şöyle demiştir: “Adamın bu haberinden sonra ne geri döndüler ne de bu konuda sordular.3 Bu da sahabelerin tek kişinin haberiyle, onu sorgulamaya bile gerek kalmadan amel ettiklerinin delillerindendir.

Allah azze ve celle :

“Size bir fasık haber getirdiği zaman onun doğruluğunu araştırın” buyurmuştur(Hucurat 6) Bunun mefhumu muhalifi:size fasık olmayan biri haber getirirse onu kabul edin demektir.

Yine Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem, Muaz b. Cebel, Ali ve Ebu musa el-Eşari radıyallahu anhum’a Yemen’e birer başlarına göndermişti. Tebliğ etmekle görevlendirdikleri husus ise sadece ameli konular değil, tevhid gibi akide konularıydı.4

İbn Kayyım rahimehullah şöyle demiştir: “Diyorlar ki: “Ahad haberler zan ifade ederler, bu yüzden akidede esas alınmazlar” Bu iddia çok önemli, tehlike ve üzerinde dikkatle durulması gereken hassas bir akide meselesidir. Hadisleri reddetmek veya kabul etmek gibi birçok konu böyle bir önermeden etkilenebilir. Bu akide kaidesine dair deliliniz nedir? Bunu mütevatir delillerle ispat edin, sizin metodunuza göre amel edelim. Akideye dair delilleri nasıl zanlara ve kuruntulara dayandırabiliyorsunuz, sonra da bu bu uğurda birçok hadisleri reddediyorsunuz?”5   

3 Kasım 2018 Cumartesi

11-Zayıf İsrailiyyat Kıssalarıyla Delil Getirmek



11-Zayıf İsrailiyyat Kıssalarıyla Delil Getirmek

Rasulullah sallallahu aleyhi ve selem’den sahih olarak gelmeyen israili kıssalar Allah’ın zatı, isimleri, sıfatları ve fiillerine yahut peygamberler ve onlara tabi olanlara hakaret içermektedir.

Ebu Hureyre radıyallahu anh’den: “Kitap ehli Tevrat’ı İbranice okuyor ve Müslümanlara Arapça olarak tefsir ediyorlardı. Bunun üzerine Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Kitap ehlini ne tasdik edin, ne de yalanlayın.”1

İbn Teymiyye şöyle demiştir: “İsrailiyyat üç kısımdır.

Birincisi: Doğruluğunu elimizde bulunan  delillerin tasdik etmesiyle bildiğimiz kısım.

İkincisi: Elimizde olana aykırı olması sebebiyle yalan olduğunu bildiğimiz kısım.

Üçüncüsü: Hakkında sükût edilen, ne tasdik edilen, ne de yalanlanan kısım.”2



1 Sahih. Buhari (7362)
2 Usulu’t-Tefsir (s.26)